5 KURBAĞA
17 Ağustos 2015
KURUMSALLAŞSAK MI, KURUMSALLAŞMASAK MI?
5 Mayıs 2016
5 KURBAĞA
17 Ağustos 2015
KURUMSALLAŞSAK MI, KURUMSALLAŞMASAK MI?
5 Mayıs 2016
Hepsini göster

EN DEĞERLİ KAYNAĞIMIZ

Bugün bir araştırma yaparken, kitleleri yönetmenin tarihçesine damga vurmuş bir isim olan Harington Emerson’un söylemiş olduğu bir söz karşıma çıktı; “Bugün halledemediğiniz bir sorunun nedeni, dün onu doğru yapmak için zaman ayırmamış olmanızdır.”

Bu söz üzerine takılıp kaldım, zihnimde evirdim, çevirdim. “Acaba bugün yaşadıklarımız için önceden neleri yapmıyoruz ya da yapamıyoruz” sorularıyla boğuştum. Ve “yapmıyoruz”dan ziyade “yapamıyoruz” kısmı daha çok zihnimi kurcaladı.

Gün boyunca rutin işlerimizle boğuşurken zamanın nasıl geçtiğini anlayamadığımız, kendimize göre çok yoğun çalıştığımız hatta “nefes almadan çalıştım” diyebileceğimiz günler geçiriyoruz. Ama akşam daha sakin bir zamanda günün tahlilini yaptığımızda çok da mutlu olmuyoruz. Bir akıntı var ve sürükleniyoruz hissiyatına kapılıyoruz.

Oysa ki hayatta herkese eşit olarak dağıtılan tek şey zamandır, değil mi? Hepimizin 24 saati var ve bunu etkili kullanmak kişinin becerisine kalmış bir şeydir. Peki “zaman” biz insanların sahip olduğu en önemli kaynaksa ve birileri bunu çok iyi kullanıp başarılı ve mutlu olabiliyorsa, diğerleri bunu neden yapamıyor? Zamanı yönetmekte neden zorlanılıyor? O “yapamadığımız” şeyleri yapmaktan bizi alıkoyan nedir? İşler zamanında yetişmiyor, bazı projelere yeterince hazırlanılmıyor, çocuklara ve eşlere yeterince vakit ayrılmıyor, kişi kendine vakit ayıramıyor, toplantılar uzuyor, randevulara geç gidiliyor… listeyi uzatabiliriz. Hepimiz buna benzer durumlar yaşamışızdır, değil mi?

Bunun sebeplerini bulabilmemiz için öncelikle günümüzü nasıl geçirdiğimize bir bakmamız gerekir. Uyandığımız dakikadan itibaren yatana kadar acaba nelere, ne kadar vakit harcıyoruz? Ve bunu yaklaşık bir hafta kadar gözlemledikten sonra aslında birbirini tekrarlayan başlıkları çok net görebiliyoruz. Bunlar nedir derseniz….

1- Zaman çalıcılar – yani sizin konsantrasyonunuzu bölen öğeler
Mesela; e-mail, sürekli çalan telefon, televizyon, randevusuz misafir, batık konular, yanlış delegasyon, yanlış eleman, uzun ve verimsiz toplantılar, uzun öğlen yemekleri veya molalar gibi… Yapacağınız bir haftalık günlük rutininizi incelemeyle yukarıda saydıklarımdan hangisinin sizin zamanınızı çaldığını tespit edebilirsiniz.

2- Önceliklerinizi belirlememek. Hayatınızda sizin için önemli olan şeylerin bugüne kadar hiç listesini yaptınız mı? Aslında bu sizin geleceğinizle ilgili hayalinizdir, hedefinizdir. Belki bugün bunu yaparak ilkini gerçekleştirmiş olursunuz. Bir sonraki aşama ise bu listedeki maddeleri önem sırasına ve o an ki yapılabilirliğine göre sıraya koymak. Sonrasında da bu maddelerin tamamlanma tarihlerini belirlemek. Aynı bir oyun gibi…

3- Gün boyunca hedeflerinize odaklanmamak. Zaman yönetimi konusunda adını çok sık duyduğumuz Stephen Covey, zaman matrisi çalışmasında, etkililik başlığı altına hedeflere ulaşma, yaratıcı fikirler geliştirme, planlama ve önlem alma, ilişki geliştirme, kendini yenileme ve yeni şeyler öğrenme gibi başlıklar koymuş. Aslında zaman yönetiminin başarıya ulaşmasındaki en kritik nokta sizin bu etkililik başlığı altındaki çalışmalara ayıracağınız vakittir. Çünkü sizi ve işinizi geliştirecek ilerletecek olan burasıdır. Diğer işler sadece gününüzü kurtarmaya yarar.

Başa dönersek; Harington Emerson’un söylediği “ Bugün halledemediğiniz bir sorunun nedeni, dün onu doğru yapmak için zaman ayırmamış olmanızdır” sözünü kendinize uygularsanız zaman ayıramamış olma sebeplerimizi keşfetmeye hazır mısınız? Tek yapmanız gereken kağıdı kalemi elinize alıp, bu haftanızı yukarıda yazdıklarımı da göz önünde bulundurarak analiz etmenizdir.

Keşfettiklerinizi bizimle paylaşmak ister misiniz?

Nilgün Horozoğlu